Rizeliler Dergisi | Rizeliler.com

Recep Alper ÇEVİREL
Rizeliler Dergisi (Nisan 2013)
Röportaj

RİZE’NİN ÖNEMLİ DEĞERİ

Röportaj : Rizeliler Dergisi (Nisan 2013)

Rize’nin yetiştirdiği önemli bir değer olan Recep Alper Çevirel Türk Sanat müziğine önemli katkılarda bulunan, üstelikte Rize’den çıkan tek Cumhurbaşkanlığı Türk Müziği Devlet Sanatçısı unvanına sahip bir sanatçı. Bizde bu değerli sanatçı ile gerçekleştirdiğimiz röportajda sanat hayatına nasıl başladığını, bugüne kadar yaşadığı zorlukları ve bundan sonraki projelerinin öğrendik.

Kendinizden biraz bahseder misiniz?

Eski adıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı, yeni adıyla Cumhurbaşkanlığı Klasik Türk Müziği Korosu Ses Sanatçısıyım. 1986’dan bu yana dolu dolu 27 yılı geride bıraktım. 1987 yılında İTÜ Türk Musiki Devlet Konservatuarı Ses Eğitimi bölümü mezunuyum. Mezun olduktan sonra aynı üniversitede Sosyal Bilimlerde master yaptım. 2006’dan bu yana da, birçok sanatçı arasından seçilmiş, İstanbul  Kültür Üniversitesi’nde koro şefliği, repertuar hocalığı ve solistlik yapmaktayım. 2009’dan bu yana başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi olmak üzere bazı seçkin belediyelerimizin kültür etkinliklerinde Türk Müziği solistliği yapıyorum. Anne-baba tarafından Rizeliyim. Annem Çayeli’li rahmetli babam ise Gündoğdu’luydu. Rize’nin Türk Müziği dalında yetişen tek Cumhurbaşkanlığı Türk Müziği Devlet Sanatçısıyım.

Son yıllarda sanat müziğinde bir ilgisizlik vardı fakat 1-2 yıldır canlanma gözetmekteyiz. Bunun nedenleri nelerdir?

Tabi bu birkaç senedir ivme kazandı. Ondan evvel Kültür Bakanlığımızın bir takım yasakları vardı. Biz Devlet sanatçıyız ama aynı zamanda da memuruz. Piyasadaki sanatçılar gibi değiliz biz orijinal devlet sanatçısıyız. Bir dönem önüne gelene devlet sanatçılığı dağıttılar da akademisyen sanatçıların hiçbiri bunu kabul etmedi. Bu bakımdan bu camiada okullu, akademisyen, bu işin mürekkebini yalamış sanatçılar ne yazık ki günümüzde meşhur olamıyor. Televizyonlarda, gazetelerde, gazinolarda çıkıp üç dört tane şarkı söyleyen insanların hepsi ne yazık ki Türkiye’de meşhur oluyor. Buradan basına ve görsel medyaya sesleniyorum. Ne olur işini düzgün ve kaliteli yapan sanatçılara kendilerini tanıtmak ve musikimizi geniş kitlelere yaymaları için fırsat verin. Biz biraz bununda savaşını veriyoruz. Özellikle şunu da belirtmek istiyorum 2009’un sonlarından sonra musikimiz adına çok ciddi bir mücadeleye girdik. Türkiye’nin her tarafı hatta yurt dışı olduğu kadar başta İstanbul Valimiz Sayın Hüseyin Avni Mutlu, Servet Alkan, Yılmaz Hüsrev, Mahmut Ekşi, Celal Erdoğan’a, Rizeli İstanbul vekillerimizden Metin Külünk’e kadar birçok insan özellikle Rize’de Türk Müziğini sevdirmem adına yaptığım mücadelelerde hep yanımda yer aldılar. Şahsıma inanıp, gönülden destek verdiler. Sonuç olarak kısa bir süre önce Valimizin talimatı ve Ridef’in desteğiyle Rize Sadettin Kaynak Türk Müziği Korosunu hayata geçirdik.

“Buradaki hedef bizim coğrafyadaki Türk Müziği kültürünün bir sondajını yapmak.”

Devlet sanatçısı nasıl seçildiniz ve ödülleriniz var mı?

Devlet sanatçısı unvanını 2006 yılında, Kültür Üniversitesi’nde 30 sanatçı arasından seçilerek aldım. Onlar kadar piyasanın içinde olmasam da yapmış olduğumuz işlere, almış olduğum eğitime bakılırsa seçilmem hiç enteresan değildi… Birçok kurumdan birçok ödül aldım. 2008’de Zeki Müren Özel ödülü aldım. 2009’da yılında Kültür Üniversitesi’nden Yahya Kemal ödülü aldım. 2010’da da Yeşilçam Özel ödülü aldım.  Bu ödülleri koroyla beraber aldığım kadar bireysel olarak da aldım.2013 yılı itibariyle de Cumhurbaşkanlığı Türk Müziği Sanatçısı unvanına kavuştum.

Sanat müziğinin dinleyici profili hakkında bilgi verebilir misiniz?

Türk Musikisi’ni belli yaşta insanların dinlediği bir müzik olmasından çıkartıp, gençlerinde dinlediği ve sevdiği bir müzik haline getirdim.  45-50 yaşının üstündeki bir Osmanlı müziğini, anneannelerinin, dedelerinin dinlediği müzik muhabbeti benim sayemde bitti. 18-22 yaşlarında gençler dinlemeye başladı. Bunda sosyal medyada yer almamın ve katıldığım birçok televizyon programının etkisi olduğunu düşünüyorum.

Sosyal medyayı iyi kullanan bir isimsiniz. Sosyal medyada yer almaya nasıl karar verdiniz?

Bir öğrencim sosyal paylaşım sitesinde fan club açalım dedi. Bende güldüm ve ben piyasa sanatçıları gibi meşhur bir insan değilim ki fan sayfası açalım dedim. Belli olmaz bir açalım dediler. İlk bir ay 20, 30, 50 kişi derken şuan Youtube’da 250’den fazla video paylaşıyorum. 2 yıllık bir fan club sayfam var. 4500 kişi tarafından ziyaret ediliyor. Buradaki sıçrama İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ndeki konserlerime de sirayet etti. 16 Mart’ta çok önemli bir Kartal Bülent Ecevit konseri yaptık Büyükşehir’in organize ettiği. 29 Şubat’ta da Üsküdar Belediyesiyle Sadettin Kaynak Konseri yaptık. Ridef’in bir etkinliğin de konser verdim. İlk kez Sadettin Kaynak Konserimin verildiği Bağlarbaşı Konser Salonu tamamen dolu olmasına rağmen, Rizeli dostlarımın birkaçı dışında salonda ve yanımda kimse yoktu. Çünkü Recep Alper Çevirel’in ve Sadettin Kaynak’ın Rizeli olduğunu çoğu kişi bilmediği için geceye fazla ilgi göstermediler. Ama şimdi durum değişti. Mücadelemiz meyvelerini vermeye başladı ve Rize Sadettin Kaynak Türk Müziği Korosu benim yönetimimde çalışmalarına hız vererek konser hazırlıklarına başladı. Birde daha önemli bir konu benim tanıtılmam tabii ki önemli.

Bugüne kadar insanımıza hep kemençe ve tulum sunuldu. Türk müziğinin tanıtılmasıyla ilgili  ciddi bir çalışma yapılmadığı için yarım kaldı…

Kemençe tulum tabii ki olacak ama burada sunum çok önemli. Bana diyorlar ki Türk Müziği gecesi olsun ama öncesinde ve sonrasında kemençe ve tulum olsun. Böyle bir şeyi kabul etmem diyorum. Çünkü gece oranın kültürüyle bitecek. Türk Müziği’nden bir şey sunamamış oluyorsunuz. Ben çağrıldığım zaman gidiyorum ama sahnede yer almıyorum. Katıldığım bir gecede ısrarlara dayanamayıp bir şarkı söyledim Türk Sanat Müziği’nden. Orası kültür merkezi salonuna dönüştü. Türk Müziği işin içine girince insanların üzerinde bir ağırlığı ve kalitesi oluyor.

Siz bir yol belirlemişsiniz ve bu yolda kararlı bir şekilde ilerliyorsunuz. Bu anlamda ki hedeflerinizi nelerdir?

Bireysel konserler Recep Alper Çevirel’in vizyonu gibi görünüyor olsa da Recep Alper Çevirel’in Türk Müziği Konserleri olarak görülmüyor. Buradaki hedef bizim coğrafyadaki Türk Müziği kültürünün bir sondajını yapmak. Bu sondajı yaparken bu coğrafyadaki insanların hangi Türk Müziğini sevdiğini belirlemek gerekiyor. Hangi şarkıları benimsiyorlar. Geçmişten günümüz hangi eserleri dinlemişler ve hangi eserleri bilmiyorlar. Bir konsept olarak da bir konser oluşturulabilir. Ben uzun zamandır “içimizdeki starlar” diye bir etkinlik yapıyorum. Sizin sesiniz güzelse ve bu yönünüzle dikkatimi çektiyseniz bir sonraki konserimde sahneye çıkarıyorum. İşte bizim insanlarımıza bu imkanı verirsek, paylaşımın en güzel örneğini hep beraber solumuş oluruz.

Birçok koronun kurucusu ve şefisiniz. Bu korolar hangileridir?

2003’de kurduğum Ortaköy Gönül Dostları adı altında bir korom var. 1,5 yıl öncede Kadıköy Nihavent Bayanlar Korosu’nu kurdum. Yelpaze giderek büyüyor. Son olarak da Bakanlığımızın onayıyla İstanbul Koç Üniversitesi Türk Müziği Korosuna şef ve hoca olarak atandım.

Birçok kişi sizin Rizeli olduğunu bilmiyor. Rize ve Rizeliler tarafından ne kadar tanınıyorsunuz?

Evet. Rizeliler beni çok kişi tanımıyorlar. Beni tanısa bile bizim oraya Türk Müziği gider mi şeklinde bakıyorlar. Benim cebimde çakıl taşlarım var. Benim bunları ayıklamam gerekiyor. Beni çok kişi tanısa da beni izlemeye gelmeleri gerekiyor. Dışarıdan konuşmakla olmaz. Gelin konserlerimi izleyin, müziğimi görün… Başarının mimarı çoktur başarısızlığın yoktur denir. Türkiye’de de bu çoktur. Ama ben ne yapıyorum. Egoistliğimi ve sanatçı narsisliğimi bir kenara bırakıyorum.  Ben zaten 27 yılımı bu işe vermiş bir insanım ama Rize tarafında da tanınır ve başarılı olursam ikinci bir doğuş yaşayacağım gibi geliyor. Anteplisi seviyor, İzmirlisi seviyor, Ankaralısı, Trabzonlusu seviyor. Ben bu işin akademisyen tarafında olduğum için bu kadar mücadele ediyorum. Kafamdaki en büyük projelerden biri de Rize’nin göbeğinde büyük bir konser vermek. Bu dava Türk müziği olarak Rize’de sevilirse, Allah razı olsun Recep Alper hocadan, bizim tarafa bunu sevdirdi derlerse bundan başka bir şey istemem. Ama bunun için birilerinin inanması lazım.

Videolar
İletişim Bilgileri
Web Sitesi
Adres
Telefon
EtiketlerNisan 2013, Rizeliler Dergisi, Röportajlar
Sosyal Medya Bağlantıları